Açılış Saatleri
  • Pazartesi :Kapalı
  • Salı :Kapalı
  • Çarşamba :Kapalı
  • Perşembe :Kapalı
  • Cuma :Kapalı
  • Cumartesi :Kapalı
  • Sunday :Kapalı

İstanbul’da 16. yy.’da inşa edilen caminin banisi Sadrazam Sokullu Mehmet Paşa olup mimarı Sinan’dır. Anıtsal bir görünümü olan camii, yangınlardan zarar görerek restore edilmiş olup kısmen orijinalliğini yitirmiştir.Yapı Haliç kıyısında pek sağlam olmayan bir zemin üzerine uzun kazıklarla emniyete alındığı gibi bulunduğu bölge nedeni ile alt katına tonozlu mahzenler yapılarak camii yükseltilmiştir.

Kare bir plan şemasına sahip olan camiinin mihrabı dışa taşkın olarak yerleştirilmiştir. Harimin üzeri merkezi bir kubbe ile örtülü olup bu kubbeyi sekiz payenin taşıdığı kemerler tutmaktadır. Böylece Mimar Sinan’ın Edirne Selimiye Camii’nde yapmış olduğu planı burada da uyguladığı görülmektedir.

Yapı geçirdiği yangınlardan sonra hemen restore edilememiş yaklaşık 30 yıl harap bir halde kalmıştır. Bu da süslemelerinin kısmen yok olmasına neden olmuştur. Camii de yalnızca kapıların mermer sövelerinde görülen renkli taşların kullanılması ile bir ahenk yakalanmaktadır. Bunun dışında kapı ve pencere kanatlarında ahşap işçiliği, minberde ajur tekniği, mahfillerde ve mihrapta da mermer kullanımı görülmektedir. İlk inşa edildiğinde beden duvarlarının çini ile kaplı olduğu bilinse de bu çiniler çalınmış, günümüze ulaşamamıştır. Daha sonra aslına uygun çiniler eklenmeye çalışılmıştır.Yapıyı farklı kılan minaresinin yerleştirilişidir. Son cemaat yerinin kuzey tarafından yükselen bir mekandan, sivri kemerli ve yüksek bir köprüye oturan kapalı bir geçitten minare kürsüsüne geçilmektedir. Bu farklı uygulamanın amacı hala bilinmemektedir. Minarenin orijinal olduğu yapı elemanlarından çözülmektedir. Klasik döneme ait olan bu minarede kum saati motifi görülmektedir.

Azapkapı Camii

İstanbul’da 16. yy.’da inşa edilen caminin banisi Sadrazam Sokullu Mehmet Paşa olup mimarı Sinan’dır. Anıtsal bir görünümü olan camii, yangınlardan zarar görerek restore edilmiş olup kısmen orijinalliğini yitirmiştir.Yapı Haliç kıyısında pek sağlam olmayan bir zemin üzerine uzun kazıklarla emniyete alındığı gibi bulunduğu bölge nedeni ile alt katına tonozlu mahzenler yapılarak camii yükseltilmiştir.

Kare bir plan şemasına sahip olan camiinin mihrabı dışa taşkın olarak yerleştirilmiştir. Harimin üzeri merkezi bir kubbe ile örtülü olup bu kubbeyi sekiz payenin taşıdığı kemerler tutmaktadır. Böylece Mimar Sinan’ın Edirne Selimiye Camii’nde yapmış olduğu planı burada da uyguladığı görülmektedir.

Yapı geçirdiği yangınlardan sonra hemen restore edilememiş yaklaşık 30 yıl harap bir halde kalmıştır. Bu da süslemelerinin kısmen yok olmasına neden olmuştur. Camii de yalnızca kapıların mermer sövelerinde görülen renkli taşların kullanılması ile bir ahenk yakalanmaktadır. Bunun dışında kapı ve pencere kanatlarında ahşap işçiliği, minberde ajur tekniği, mahfillerde ve mihrapta da mermer kullanımı görülmektedir. İlk inşa edildiğinde beden duvarlarının çini ile kaplı olduğu bilinse de bu çiniler çalınmış, günümüze ulaşamamıştır. Daha sonra aslına uygun çiniler eklenmeye çalışılmıştır.Yapıyı farklı kılan minaresinin yerleştirilişidir. Son cemaat yerinin kuzey tarafından yükselen bir mekandan, sivri kemerli ve yüksek bir köprüye oturan kapalı bir geçitten minare kürsüsüne geçilmektedir. Bu farklı uygulamanın amacı hala bilinmemektedir. Minarenin orijinal olduğu yapı elemanlarından çözülmektedir. Klasik döneme ait olan bu minarede kum saati motifi görülmektedir.

Özellikler
Yorum
Henüz yorum bulunmamaktadır, ilk yorumu yapmak ister misiniz?
İnceleme bırak
Hizmet: Fiyat: Kalite: Diğerleri:

Bir cevap yazın

Benzer İlanlar