- Pazartesi :Kapalı
- Salı :Kapalı
- Çarşamba :Kapalı
- Perşembe :Kapalı
- Cuma :Kapalı
- Cumartesi :Kapalı
- Sunday :Kapalı
Öğrencilerimize…
Bölümümüzün kuruluşunun ilk yıllarına kendi deyimiyle “bölüm bekçisi” olarak nezaret eden Hocam Prof. Dr. Osman Nedim TUNA merhum, çok seyrek olmayan aralıklarla bir hatırlatmada bulunurdu. Ona göre herkes bulunduğu yerde kendi işini en iyi şekilde yapmaya çabalarsa bu, kendisi, ailesi ve vatanı için yapabileceklerinin en hayırlısı olurdu.
Kanaatimce, bu “herkes”in içinde öğrenciyi, “her iş”in içinde de öğrenciliği ayrı bir yere koymak gerekir. Bu konuda dünyanın hâkimi, sokaklarında yardıma muhtaç kimse bulunamayan ülkesinin muhteşem hükümdarı Kânûni, kudretinin zirvesinde olduğu halde şu teşhisini miras olarak bırakma iradesini gösterebiliyor: “Zamanımızın gençleri, her fenden bir kitap, her kitaptan da bir fasıl ya da bâb okuyarak tez zamanda yüksek mevkilere ulaşmak istiyorlar.”
O gün millet ve medeniyet olarak sahip olduğumuz müktesebattan bugün çok uzaktayız.
O günlerin yirmili yaşlarında fetihten fetihe koşan hocasından icâzetli öğrencileri ile, şimdinin telaşlı ve evham yüklü uzun koşuşturmacalarının sonunda işsizlik korkusu eşliğinde edinilen diplomalı öğrencileri arasında çoktan kopmuş bulunan soy zincirinin irtibat halkasını onarmanın yegâne yolu, sabırlı ve nitelikli bir öğrencilikten geçer.
Kaybettiğimiz müktesebata ancak bu onarım sonunda yeniden kavuşabilir ve yeni değerler üretebiliriz.
Vesselam.
Prof. Dr. Zikri TURAN
Öğrencilerimize…
Bölümümüzün kuruluşunun ilk yıllarına kendi deyimiyle “bölüm bekçisi” olarak nezaret eden Hocam Prof. Dr. Osman Nedim TUNA merhum, çok seyrek olmayan aralıklarla bir hatırlatmada bulunurdu. Ona göre herkes bulunduğu yerde kendi işini en iyi şekilde yapmaya çabalarsa bu, kendisi, ailesi ve vatanı için yapabileceklerinin en hayırlısı olurdu.
Kanaatimce, bu “herkes”in içinde öğrenciyi, “her iş”in içinde de öğrenciliği ayrı bir yere koymak gerekir. Bu konuda dünyanın hâkimi, sokaklarında yardıma muhtaç kimse bulunamayan ülkesinin muhteşem hükümdarı Kânûni, kudretinin zirvesinde olduğu halde şu teşhisini miras olarak bırakma iradesini gösterebiliyor: “Zamanımızın gençleri, her fenden bir kitap, her kitaptan da bir fasıl ya da bâb okuyarak tez zamanda yüksek mevkilere ulaşmak istiyorlar.”
O gün millet ve medeniyet olarak sahip olduğumuz müktesebattan bugün çok uzaktayız.
O günlerin yirmili yaşlarında fetihten fetihe koşan hocasından icâzetli öğrencileri ile, şimdinin telaşlı ve evham yüklü uzun koşuşturmacalarının sonunda işsizlik korkusu eşliğinde edinilen diplomalı öğrencileri arasında çoktan kopmuş bulunan soy zincirinin irtibat halkasını onarmanın yegâne yolu, sabırlı ve nitelikli bir öğrencilikten geçer.
Kaybettiğimiz müktesebata ancak bu onarım sonunda yeniden kavuşabilir ve yeni değerler üretebiliriz.
Vesselam.
Prof. Dr. Zikri TURAN